Son günlerde basın yayın organlarından da sıkça izlediğimiz üzere gençlerimizin uyuşturucu bağımlılığına ve ölümüne neden olan; kimyasal bir uyuşturucu olarak bilinen ve halk arasında Bonzai olarak bilinen Fenazepam; sentetik bir benzodiazepin (sentetik esrar) türevi ilaç olması nedeniyle yasa dışı olarak çok ucuza kolayca üretilip ve satılmaktadır. Bu nedenle temini çok kolay olup kullanımı hızla yayılmaktadır. Kullanıldığında ölüme kadar giden sonuçlar yaratabilen çok tehlikeli bir uyuşturucu ve bağımlılık yapıcı bir maddedir. Bonzai doğal bir ot ya da bitki değildir! Sentetik bir kimyasal bileşiktir. Bonzai, aslında çok da yabancısı olmadığımız fenazepam adlı bir benzodiazepin grubu bir ilaçtır. Epilepsi, alkol bağımlılığının tedavisi ve uykusuzluk gibi bir dizi sorunun tedavisinde kullanılan fenazepam, tıp dünyasında cerrahi girişim öncesi anestezinin etkisini arttırmak, anksiyeteyi azaltmak gibi amaçlarla kullanılmaktadır. Son yıllarda fenazepam, bu amacın dışına çıkarak sokağa inmiş ve İngiltere, Finlandiya, İsveç gibi Avrupa ülkelerinde, Amerika`nın Georgia ve Lousiana başta gelmek üzere farklı eyaletlerinde ve ne yazık ki ülkemiz gençleri arasında da yayılmaya başlamıştır. Bonzai, yasa dışı olarak çok ucuza maledilebilmekte, kolayca üretilebilmekte ve satılmaktadır. 25 Mayıs 2014 tarihli 28893 sayılı Resmî Gazete`de de yayınlandığı üzere bu kimyasalın Türkiye`ye sokulması ve satışı yasaklanmıştır. İnternet üzerinde bonzai ile ilgili pek çok yanlış bilinen isim mevcuttur. Diğer sentetik uyuşturucular ile sıklıkla karıştırılan fenazepam günümüzde pek çok ülke tarafından da yasaklanmıştır Yetkili kaynaklardan aldığımız bilgilere göre ülkemizde ilk kullanım yaşı on üçe kadar düşmüştür. Çamatem`in verilerine göre 2011 yılında kliniğe başvuran bağımlılar içerinde bonzai kullanımı % 15 iken 2016 yılında bu oran % 95` e çıkmıştır. Yine verilere göre ucuz olması ve kolay temini nedeniyle uyuşturucular içerisindeki kullanım oranı % 43 civarındadır. Araştırmalara göre Fenazepam, santral sinir sisteminde etkili olan bir ilaç için oldukça uzun bir yarı ömüre sahiptir. 1 miligram kadar alınması halinde 60 saat sonra bile kullanıcının kanında hala yarım miligram fenazepam bulunmaktadır. Bu durum ilacın etkilerinin uzun süre (3-4 gün) devam etmesine yol açmaktadır. Tıp bilim adamlarının uyarılarına göre Bonzai kullanımının kalp`te aritmi, hipertansiyon ve böbreklerde tahribat gibi sağlık sorunlarına neden olduğu belirtilmektedir. Bir çok uyuşturucu maddede olduğu gibi Bonzai vücuda girdiğinde başlangıçta algılarda zayıflama, halüsinasyon görülmesi, olaylara karşı aşırı tepki verme gibi etkiler yarattığı bilinmektedir. Daha sonra ise önce denge kaybı, ardından geçici körlük ve bilinç kaybı oluşabilmekte ve zaman zaman da ölüme neden olduğu bilinmektedir. Kullanıldığında beyinde esrarın etki ettiği bölgeleri etkilemektedir. Buna karşılık insan üzerindeki etkisi esrardan 14-90 kat fazla olup beklenmedik sonuçlar doğurmaktadır. Bonzai`nin her ne kadar fenazepam olduğu bilinse de üretimde farklı kimyasalların kullanılması sonucu farklı türevleri de vardır. Bu nedenle içerisinde ne olduğu tam olarak belli değildir. Bu durum acil müdahale ve uzun süreli tedaviyi de olumsuz etkilemektedir. Türkiye‘de bugün yetmişten fazla kimyasala Bonzai denmektedir. Bunların içeriği her parti üretimde değişmektedir. Bazıları beyin, bazıları kalp, bazıları ise böbrek rahatsızlığı yapmaktadır. Genellikle eğitim düzeyi düşük, işsiz ve gelecek karamsarlığı içerisinde olan gençlerin kullandığı bir uyuşturucudur. Özellikle alkol temininin güç ve tüketiminin de hoş görülmediği muhafazakâr çevrelerde kullanımı yaygındır. Bağımlılığın temelinde diğer uyuşturucu kullanımlarında olduğu gibi derin toplumsal sorunlar yatmaktadır. Yoksulluk, işsizlik, ümitsizlik, karamsarlık ve uyumsuzluk gibi kişisel ve toplumsal sorunlar kullanımı için uygun koşullar yaratmaktadır. Her türlü bağımlılık yapıcı madde ile mücadelede öncelikli sorumluluk devlet yetkililerinindir. Devlet narkotik malzemeler ile ilgili kolluk güçlerini kullanarak mücadele etmeli, eğitim müfredatında geniş yer vererek bilinçlendirme faaliyetlerini arttırmalıdır. Gençleri umutsuzluğa iten sosyal, ekonomik ve politik olguların yaratıcıları ve sorumluları bunların toplumsal bir felaket olduğu gerçeğini kabul ederek bu konularda toplum yararına eşit ve adil çözümler üretip bonzai ve benzeri uyuşturucu eğilimlerini doğuran koşulları ya da en azından onun ön koşullarını ortadan kaldırma - engelleme sorumluluğunu göstermelidir. Çocuklarımızı bu bağımlılık türünden korumanın en önemli yolu şüphesiz ki anne ve babaların yakın takibi ve gözlemi ile mümkündür. Çocuklarımızda beklenmeyen saldırganlık, agresif davranışlar, gözlerde kanlanma, uyku bozukluğu gibi belirtiler gözlemlediğimizde nedeninin uyuşturucu madde kullanımı olabileceği unutulmamalıdır. TMMOB Kimya Mühendisleri Odası olarak tüm yurttaşlarımızı ve özellikle de gençlerimizi uyarıyoruz: "Bonzai" ölümcül sonuçlara neden olan toksik bir kimyasaldır. TMMOB Kimya Mühendisleri Odası 45. dönem Yönetim Kurulu |