KMO

SAHTE İÇKİ KAYITDIŞININ VE YETERSİZ DENETİMİN SONUCUDUR!

    Yayına Giriş Tarihi: 03.06.2011  Güncellenme Zamanı: 20.05.2013 10:18:07  Yayınlayan Birim: GENEL MERKEZ  
 

SAHTE İÇKİ KAYITDIŞININ VE YETERSİZ DENETİMİN SONUCUDUR!

 Ankara, 02.06.2011

Son günlerde Bodrum‘da yaşanan ve ölümle sonuçlanan sahte içki/metil alkol zehirlenmesi vakası ile gıda güvenliği bir kez daha acı bir biçimde gündeme gelmiştir. Birçok kereler vurguladığımız gibi, gıda insan sağlığı ile doğrudan ilgili, ihmal edilemeyecek ve ertelenemeyecek bir konudur. Mevzuat hazırlamak, kurallar koymak son derece önemlidir ancak bu kuralların uygulaması takip edildiği ve yeterince denetim yapıldığı sürece...

 

Ülkemizde alkollü içkilerle ilgili olarak iki farklı kamu otoritesi denetimler ve düzenlemeler yapmaktadır. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı (TKİB) ve Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu (TAPDK) bu ürünlerdeki denetimleri yürütmektedir. Tarım ve Köyişleri Bakanlığı gıda güvenliğini sağlamakla, Tütün, Tütün Mamulleri ve Alkollü İçkiler Piyasası Düzenleme Kurumu ise Etil ve Metil Alkol‘ü ülkeye giriş veya üretiliş anından itibaren adım adım izlemekle yükümlüdür.

Bu denetimler yeterince yapılamazken, bir de alkollü içkilerde çok yüksek oranlarda vergi uygulanması   kayıtdışını ve sahteciliği körüklemekte, tüketicileri riske atmaktadır. Alkol ile enerji içeceklerinin birlikte tüketilmemesi insan sağlığı açısından yasal bir zorunlulukken; birçok barda açıkça birlikte satılmakta, bu konuda ilanlar verilmektedir. Bu durum riski arttırmaktadır.

Yaşanan son olayda 3 kişinin ölüm nedeni olarak açıklanan Metil Alkol kimi alkollü içkilerde bir miktar oluşabilen; ancak son üründe hacmen alkol üzerinden 150 gr/ hektolitreyi geçmemesi gereken bir maddedir. Bu limitin aşılması açık bir biçimde sağlık sorunlarına davetiye çıkartmaktadır. Metil alkol insanlar tarafından mevzuatta izin verilen dozların üzerinde tüketildiğinde zehirlenmelere neden olmaktadır. Zehirlenme belirtileri 12 - 24 saate kadar görülmeyebilmektedir. Zehirlenme mide bulantısı, karın ağrısı, baş dönmesi, güçsüzlük gibi belirtilerle başlar ve merkezi sinir sisteminde çökme, körlük, koma ve ölüm, bu olumsuz tablonun ciddi sonuçları olarak ortaya çıkmaktadır.

Tarım ve Köyişleri Bakanlığı biran önce resmi web sitesinden ve basın kanalıyla riskli ürünlerin markası da dahil olmak üzere bilgilerini tüketicilerle paylaşmalı ve bu ürünlerin toplatılmasını sağlamalıdır.

Diğer yandan, acilen TKİB ve TAPDK‘ya üstlendikleri sorumluluğu etkin bir biçimde yürütebilecekleri sayıda konusunda eğitimli eleman alınmalı, denetim koşullarının iyileştirilmesi önceliğimiz olmalıdır.

Bu ürünlere uygulanan vergi oranları gözden geçirilmeli, kayıtdışının önüne geçmek için tüm kurum ve kuruluşlar işbirliği yapmalı, tüketicinin uygun fiyatlarla güvenli bir biçimde tercih ettikleri ürüne ulaşmaları sağlanmalıdır. 

Tüketicilerimiz bilmelidirler ki, ürünün dış görünüşünden sahte olup olmadığını anlamak mümkün değildir. Dökme içki tüketmemek veya tükettikleri noktalarda orijinal ambalajı görmeyi talep etmek yetersiz de olsa bir önlem olarak görülmelidir. Şüpheli gördükleri durumları yetkililere bildirmekten kaçınmamalıdırlar. Genel bir ilke olarak, piyasadaki eşdeğerlerinden çok daha ucuz olan gıda maddelerinde sahtecilik ve aldatma riski yüksektir. 

Alkollü içki üreten ve satan işyerleri Türk Gıda Kodeksi‘ne uygun üretim yapmak üzere gıda mühendisi, ziraat mühendisi (gıda bölümü), kimya mühendisi ve kimyager istihdam etmek zorundadırlar. Böylece işyerinin içsel denetimi sağlanmaktadır.  Ancak, sorumluluğunun bilincinde olmayan işyerleri bu zorunlu hükmü angarya olarak algılamakta ve denetim eksikliğinden yararlanarak ya istihdamdan kaçmakta ya da uzman kişileri işyerindeki karar  mekanizmasından uzak tutmaktadırlar. Bu bağlamda İDARE, meslek ODA‘ları ile işbirliği yaparak, işyerlerinin konusunda uzman mühendis çalıştırıp çalıştırmadığını etkin olarak denetlemelidir.

Gümrük kapılarının teknik donanım, eleman ve  alan sıkıntıları nedeniyle gerekli kontrolleri yapamadıkları bir gerçektir. Gümrüklerden giren ürünlerin gıda maddesi olduğu ya da dışalımında kısıtlama olduğu beyan edilmediği sürece, gümrük görevlilerinin kaçak ürünü saptama olasılıkları çok düşüktür, kaçak girişler için gerekli tüm şartlar mevcuttur.  Bu bağlamda, Gümrüklerin yönetim kapasitelerinin geliştirilmesi gereklidir. Kaçakçılık ve kaçak üretim ile mücadele için cezalar artırılmalıdır.

Yaşanan bu sorunun son olması en büyük dileğimizdir.

  

Petek ATAMAN

Gıda Mühendisleri Odası

Başkan

Mehmet BESLEME

Kimya Mühendisleri Odası

Başkan

Dr. Turhan TUNCER

Ziraat Mühendisleri Odası

Başkan

Okunma Sayısı: 343

Tüm Basın Açıklamaları »

 
Oda aidatlarınızı kredi kartınızla güvenli bir ortamda ödeyebilirsiniz.
ÜYE HAKLARI VE GÜVENLİ AİDAT ÖDEME